Kategori arşivi: 1.06.Vesselam-Şiir

Vesselam-Şiir

VES-SELÂM

 

Niyetler amellerin kaderini çizince

Din inceldi, kalp açıldı; lûtuflar oldu belâm.

Lâl oldu dilim, kilitlendi, çıkmıyor hiçbir kelâm,

Ayrıldık ana, baba, ata ocağından; vesselâm…

 

Girince ince, uzun, kıvrıntılı bir yola

Düşünemedik sonu nerde, nasıl ve ne yaman

Açılınca kalbin kapıları “İnşirah” âyatına

Hürmet ettik, huşû duyduk, vesselâm…

 

Vardırmadı vardırmayan, dünya tadına

Her şey silindi gözümden, ahret adına.

O da gitti, Peygamberim aşkına,

Dost “gel” dedi, niyet ettik, vesselâm…

 

Sarılayım dedim, sarılacak hal yoktu

Durulayım dedim, durulacak yer yoktu.

Avunayım dedim, avunacak han yoktu,

“Dost, Dost” dedim, “bekle” dedi, vesselâm…

Neye niyet etti isem, pazara çıktı

Dost elinde gönlüm, mezata çıktı.

Yağmalandım, ipim fezaya çıktı

Nazargâhım, hazan oldu vesselâm…

 

Niyet Sensin, amel Sensin, hal Sensin

Kerem Sensin, Lûtuf Sensin, Yar Sensin

Canan gözetlerken, verdiğim can Sensin,

Ayrılıktan bizar oldum, vesselâm…

 

Yaklaştırdın, yakîn tadı almadım

Uzaklardan seyretmeye doymadım.

Bir “ah” ile tevhidine boyadın,

Adım adım gelemedim, vesselâm…

 

Evvelimi gösterince ezeli ilmin

Kime ait olduğumu, o zaman bildim.

Perdeyi kaldırınca, sırrına erdim,

Senden Sana gidilmezmiş, vesselâm…

 

Sırrına bürünüp çıktım, bedenden

İsimlerin, isimlerim olmuş ezelden.

Bir tek şey öğrendim, ben O güzelden.

Aczim ile geleceğim, vesselâm…

 

Emrini tac ettim, başım üstüne

Namaz mirac oldu, halkın üstüne.

Bir ömür daha versen, ömrüm üstüne,

Niyetimi değiştirmem, vesselâm…

 

Yaratansın, kahrı, lûtfu  sunansın

Hem sevilen, hem aranan, kalbe dolansın.

Tüm işleri yapar, sonra sorarsın,

Ben bu sırra şaşar oldum, vesselâm…