Kategori arşivi: 99.Sabûr

Sabûr

SABUR   (es-Sabûr)     (99)

Çok sabırlı

Kur’an-ı Kerim’de, Bu isim Allah’a izafe edilerek geçmez. Kullara nispet edilerek geçer (sabirûn). Allah’ın sabrı, kulların sabrı gibi değildir. Allah’ın sabrı, “hilm” sıfatına yakın bir anlam ifade etmektedir. Bu sıfat, cezalandırma güç ve imkânına sahip olduğu halde, gereken cezayı ertelemek manâsını taşır.

“ Şâyet Allah, insanları zulümleri yüzünden hemen cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Ancak O, onları belirlenen bir müddete kadar erteliyor”

Nahl 61

 

Allah zamanı gelmeden hiçbir fiiliyata geçmez. Bütün işler için belli bir zaman tayin ve takdir ederek, zamanı gelince icra eder. Her şeyi zaruri olduğu üzere ve münasip olduğu şekilde yapar. O’nun iradesini hiçbir şey zorlayamaz. Sabır ismi sebebiyle, Allah için bir meşakkat ve sıkıntı söz konusu değildir. Yani Allah sabır isminin sebebiyle, bir sıkıntıya veya meşakkate katlanmaz.

 

Kulun sabrı ise farklıdır. Kul meşakkatlere katlanırsa sabırlı olmuş olur. Kul için meşakkat vardır. Zira kendisinde iyiliğe ve kötülüğe olmak üzere iki zıt yere çeken kuvvetler vardır. Nefis daima ifrad ve tefride götürüp, kötülüğü emreder. Ruh ise dini, doğruyu ve güzeli tercih eder. İşte bu iki zıt kuvvet, insanı ya kötü olana sabır ile iyi yola götürecektir. Veya kötülüğü tercih ile kötü yola götürecektir. Kur’an-ı Kerim, insana sabır desteğini vermektedir. Böylece zayıf olan insan, Allah için sabrederek iyi bir şey yapma yolunda olacaktır.

 

Kur’an, tavsiye ederken hakkı ve sabrı önerir (Asr suresi 3.Âyet). Hakkın tavsiyesi zor olup, kuvvetlilerin işidir. Sabretmek ise, daha kolay olup, daha zayıfların işidir. Yine sabır ve merhamet tavsiye edilir (Beled suresi 17.Âyet). Buralarda belâya sabır yanısıra, taate sabır, amele sabır, isyan etmemeye sabır gibi çeşitlilik vardır.

 

“Allah sabredenleri sever” Âyeti ile, Allah sabır ismi ile isimlenenleri sever buyurulmaktadır. Sabır ile insanın fıtratında olan acelecilik giderek kaybolur. Sabır sayesinde, sırat-ı müstakime ulaşmak için ümit, gayret, cehd oluşur. Acelecilikde ise ümit kaybolabilir. Acele etme sebebiyle, nasılsa yapamıyorum diye, ümidi sönebilir. Haksızlığa sabır, kötülüğe sabır, zalimin zulmüne sabır, övülen sabırlardan değildir. Buradaki sabır, haram işle uğraşırken besmele çekmek gibidir……

 

Kur’anda  sabredenlerden “sabirin” diye söz edilmiş ve hemen daima “sadıkin” yani sadık olanlarla birlikte söz edilmiştir.

 

Sabır çok yönlü bir isimdir. Meselâ oruca sabır, namaza sabır olduğu gibi, yoksulluğa sabır kadar zenginliğe sabır da vardır. Allah sabredenlerle beraberdir… Sabredenler güçlerini Allah’dan almaktadırlar.