SELAM OLSUN
Bağımızdan bir tek tane yiyene
Elem gelmez, gül bahçesi derene
Tek güzelden bin bir çile çekene
Selâm olsun, canı feda edene…
Selâm olsun tevbesini diyene…
Ararım, bulamam canı yola koyanı
Severim, bu hayalle doyanı
Masivayı, muhabbetle tartanı
Selâm olsun, yola yolcu katana…
Selâm olsun, yolcular kervanına…
Yüzüm aktır, acizliğim bilinir
Hiç riya yok arzularım silinir
İsteğinle, muhabbetim bilenir
Selâm olsun, kapıyı bekleyene…
Selâm olsun, tevbeden dönmeyene…
Sabredemem, muradına koşarken
Kahredemem, lûtfun ile coşarken
Ferhat gibi dağlar delip, aşarken
Selâm olsun, menzili aştırana…
Selâm olsun, pişmanlığı duyana…
Şikâyet yok, kendi serkeş hâlimden
Kime desem anlatamam bunu ben
Bin bir ömür uçup, gitse elimden
Selâm olsun, uçurup göçürene…
Selâm olsun, tevbeyi ettirene…
Agâh oldum kendi hakikatime
Aşinayım tüm âlemin derdine
İnsafsızım, acıyamam nefsime
Selâm olsun, tevbesiyle gelene…
Selâm olsun, tevbesiyle ölene…
Bir yudum su, susuzları kandırır
Bir tatlı söz, acıları dindirir
Yar vefası yüzümüzü güldürür
Selâm olsun, ahde vefa edene…
Selâm olsun, tevbe nasuh edene…
Çok söyledim, bunlar sığmaz irfana
Tek taleple çıktım,geldim meydana
Gönül ettim, rica ettim Sultan’a
Selâm olsun, tevbesini yapana…
Bu tevbeye bizi şahit tutana…