İSYAN EDİLEN MEMLEKETTEN UZAKLAŞMAK:
Bu da rızaya aykırı değildir. Hz.Peygamberimiz (s.a.v.): “Taun olan yerden çıkmayınız” buyurmakla, hastalığın bulaşıcı olduğunu ve başka yerlere gidilirse bulaştırılacağı tehlikesi ile, çıkışı ve girişi yasaklamışlardır. Zayıf görüşlü bazıları da bu hadisi kaynak alarak, isyan olan yerden de çıkmamak lâzım gelir, şeklinde düşünmüşlerdir. Burada bu çıkışı Allah(c.c.)’ın kazasından kaçmak olarak değerlendirirler. Halbuki isyan olan memleketten çıkmak da Allah(c.c.)’ın kazasındandır. Masiyete teşvik eden şüpheli yerlerden de uzaklaşmak, rızaya aykırı değildir.
“Allah(c.c.)’ın yeri geniş değil miydi? Hicret etseydiniz” Nisâ/ 97
Şayet ailevi durumu çıkmasına engel olursa, haline razı ve durumundan emin olmamalıdır. Bu duruma üzülmelidir ve devamlı olarak:
“Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bir şehirden çıkar”
(Nisâ/75) duasına devam etmelidir. Zira zulüm olan yere belâ iner ve iyileri de, kötülerle birlikte içine alır.
Alimler şu üç makamın üstünlüğü hususunda ihtilâf etmişlerdir:
1) Bir an önce Allah(c.c.)’a ulaşmak için ölümü sevmek,
2) Kulluk ve ibadeti arttırmak için yaşamı sevmek,
3) Allah(c.c.)’ın takdirini sevip, rıza gösterip, isteksiz olmak.
Konuyu Ariflere götürmüşler, onlar da üçüncü makamı üstün bulduklarını söylemişlerdir.